Kıbrıs’ta ilk durağınız havayolunu tercih eden birçok turist gibi muhtemelen Ercan Havalimanı olacak. Ercan Havalimanı’ndan kiralık aracınızla ayrıldığınızda artık tatil rotanızı çizmekte özgürsünüz. Kuzey Kıbrıs coğrafyasında genelde düz ovalar ve yer yer engebeli Beşparmak Dağları ile Karlıdağlar görülür. Bu nedenle çoğu zaman aracınızı rahat sürebileceğiniz yollarda ilerliyor olacaksınız. Şimdi Kuzey Kıbrıs ile ilgili bilmeniz gereken şeylere kısaca bir göz atalım.

Kıbrıs’ı gezmeye nereden başlarsanız başlayın her şehirde Kıbrıs’ın tarihi geçmişini bir ayna gibi yansıtan kiliseler, mezar kazıları, sarnıçlar, zindanlar, müzeler sizi bekliyor olacak. Mesela gezinize Girne’den başlayabilirsiniz. Özellikle Girne Kalesi içerisinde bulunan müzeler sizlere Kıbrıs hakkında birçok ipucu verecek.

Sıradaki durak Lefkoşa, Kuzey Kıbrıs’ın başkenti olması ile birlikte adanın en kalabalık kenti ve kültür, sanat, siyaset ve ticaret merkezidir. Kıbrıs’ın bütün resmi kurumları Lefkoşa’da yer alır. Lefkoşa dünyada bölünmüş halde bulunan tek başkent olma özelliği de taşımaktadır.

Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne ev sahipliği yapan Gazi Magosa da Kıbrıs’taki duraklarınızdan biri olacaktır. Şehri ziyaret ederseniz ortaçağ mimarisinin en güzel örneklerini görme fırsatına sahip olacaksınız. Bu kesinlikle kaçırılmaz bir fırsat.

Kuzey Kıbrıs’ın, doğal ve tarihi güzelliklerinin yanında adanın diğer bir güzelliği de kumsallarıdır. Kıbrıs’ın birbirinden ünlü kumsallarından bazıları deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanları olduğu için bazı kumsallar akşamın belli saatlerinden sonra kullanıma kapatılmaktadır.

Son olarak Girne’den batı sahil yolu şeridindeki narenciye bahçelerini takip ederek ulaşacağınız, adanın en yeşil bölgesi olan Lefke ve Güzelyurt kesinlikle görülmeye değer yerler. Kıbrıs ziyaretiniz sırasında buraları da atlamamanızı öneririz.

Tarih boyunca birçok kültürden etkilenmiş Kıbrıs’ın yemekleri de birçok kültürün füzyonu gibidir. Kıbrıs, ağzının tadını bilenlerin uğrak yeridir. Pacific Rent-A-Car ekibi olarak adadaki yemeklerden hepsinden azar azar tatmanızı, özellikle de “molohiyayı” denemenizi tavsiye ederiz.